Herkesin mutlaka yaşadığı yerde adı sanı duyulmamış ama lezzetinden şüphe olunmayacak salaş bir mekanı vardır. Salaşlıktan kasıt balıkçıların milyarca liraya tavana ağlar attırması, pencereye de çiçekli kumaş koyması değil, gerçekten dekorun ve iç tasarımın dozunda yapıldığı, hani esnaf lokantası tadında kaldığı ama yemeklerin gerçekten çok lezzetli olması. Bu yerlerin genellikle müdavimleri olur, herkesi oraya götürmek istemezler. Instagram’da paylaşırken mekan adını gizlerler, “Yok efendim asla söyleyemem neresi olduğunu, sonra popüler oluyor biz gelemiyoruz" derler. Kendilerini sabah dev bir Vedat Milör olarak uyanmış zanneden bu arkadaşlarımıza inat, İstanbul’un en lezzetli mekanları listesini gelin birlikte yapalım. daire.iki editörlerinin müdavimi oldukları mekanlar aşağıda, siz de kendi mekanlarınızı yorumlarda yazabilirsiniz.
1 Gaziantep Burç Ocakbaşı- Kapalıçarşı
Kapalıçarşı esnafının 1998’den beri müdavimi olduğu maaile kebap yapan Gaziantep Burç Ocakbaşı, eğer eti gerçekten seviyorsanız bayılacağınız bir mekan. Et sevmem diyorsanız lahmacun, kuru patlıcan (ki bunlar tabanına kaburga döşenmiş güveç içinde odun ateşine veriliyor, tam Antep style) ve biber dolması da var. Şiş kebapları özellikle beğeni topluyor. Ocakbaşı ekolunun en güzel temsilcisinden biri olan Burç Ocakbaşı özellikle içkisiz ama fahiş fiyatları olmayan Ocakbaşı kategorisinde olmasıyla da bizleri mutlu etti.
Adres: Yağlıkçılar Cad. Parçacılar Sok. No:12 Kapalıçarşı – Eminönü-İstanbul
2 Köfteci Hüseyin- Beyoğlu
Eskiden Kabataş’a beton martı koyma projesinden önce, İDO iskelesinin hemen yanında sıra sıra köfteciler vardı belki hatırlarsınız, muhtemelen maç sırasında Beşiktaşlıların da müdavimi oldukları mekanlardandı. Mimar Sinan öğrencileri pek severdi o zamanlar, hem ucuz hem lezzetliydi (o köftecilerin sucuk-ekmeği de ayrı bir güzel olurdu ya neyse). Beyoğlu Kurabiye Sokak’taki Köfteci Hüseyin’in köftesi o köfteye çok benziyor işte. Anne köftesi gibi yani. Eğer yemekten sunum, şıklık, kurdele falan bekliyorsanız size göre değil ama gerçek bir lokantada lezzet arıyorsanız denemeniz lazım.
Adres: Şehit Muhtar Mah. Kurabiye Sk. No:11/A, Beyoğlu, İstanbul
3 Zümrüt Büfe- Tahtakale
Tahtakale esnafından tanıdığınız varsa sorun, kesinlikle Zümrüt Büfe’yi bilirler. Burası da bildiğiniz anlamda bir büfe değil, etlerin Çanakkale’den geldiği bir döner lokantası aslında. Etlerin tadı ve pidenin kokusu tartışılmaz, kendi yaptıkları ayranı da mutlaka denemelisiniz. Tahtakale’de ne işim var demeyin, eğer tarihi yarımadaya işiniz düşerse biraz yürüyün, Sabuncu Han’ın hemen arkasında. Üstelik aile salonu kısmında oturarak da yiyebileceğiniz bir masa mutlaka bulursunuz.
Adres: Sabuncu Han Caddesi. No: 26 Eminönü, İstanbul
4 Canım Ciğerim- Asmalımescit
Canım Ciğerim kasasında sahibinin durduğu, abartıdan uzak mekanlardan birisi. Minare Sokakta yer alan mekanda ciğer ve çöp şiş var. Yani adında ciğer var diye ciğer yemeye mahkum değilsiniz. Eğer önündeki üç masa doluysa ve yine de burada yemek istiyorsanız hemen yan taraftaki küçük caminin merdivenlerine oturup sıra bekleyebilir, bu arada küçük hazirede yatan zata üç İhlas bir Fatiha okuyabilirsiniz.
Adres: Asmalımescit Mah., Minare Sk. No:1, 34420 Beyoğlu/İstanbul
5 Lale Lokantası- Hasköy
Şimdi yazacağımız mekan pek gizli saklı bir köşe değil, hatta kendince ünlü. Ama salaş mekan ismini hak eden bir sadeliği var ve lezzeti de gerçekten tartışılmaz. Özellikle bıldırcın dolması gibi her yerde bulamayacağınız tatlar Hasköy’deki Lale Lokantası’nda hiç yadırgamayacağınız yemeklere dönüşüyor.
Adres: Piri Paşa Mahallesi, Müze Sk. No:8, 34445 Beyoğlu/İstanbul
6 Ünsal Büfe- Gayrettepe
Gayrettepe’de hiç ummadığınız bir mekanda hayatınızda yediğiniz en güzel sandviçleri yiyebilirsiniz. Kendince gayet ünlü bir mekan Ünsal Büfe, yaratıcı isimleri ve özel sosu olan biftekli ya da köfteli sandviçlerinin yanında el yapımı limonatadan içmeden kendinize İstanbulluyum demeyin. Tam bir aile işletmesi olan büfenin duvarlarındaki fotoğraflar Instagram’dan daha ilginç üstelik.
Adres: Gayrettepe Mahallesi, Vefabey Sokağı 27/B, 34349 Beşiktaş/İstanbul
7 Şehzade Cağ Kebap-Sirkeci
Son yılların Suriye mutfağı ile birlikte yükselen değeri Cağ Kebabı’nı en iyi yiyebileceğiniz yerlerden birisi Sirkeci Hoca Paşa’da bulunan Şehzade Cağ Kebabı. Cağ kebabı olması gerektiği gibi odun ateşinde pişiriliyor ve öncesinde hazırlanmış olan özel sosla bekliyor. İstanbul’da cağ kebabı maskesine bürünmüş o kadar çok döner var ki, burada yanında getirilen gerçek manda yoğurdundan lavaşa hakiki bir cağ kebapçıda olduğunuzu anlıyorsunuz.
Adres: Ankara Cad. Hoca Paşa Sok. No: 4 Sirkeci, Fatih, İstanbul
8 Pilavcı- Üsküdar
Üsküdar’ın yaşadığı acımasız değişime direnmiş mekanlarından birisi Pilavcı. Eğer yetişebilirseniz son müşteriden para almama geleneğini hala yaşatan işletme, makbuleyi kirli ellerden de kurtarmış bir tür süper kahramandır. Uygun fiyatları, her daim yer bulunabilen geniş mekanı ve tabii ki muhteşem lezzetiyle Üsküdar’ın pilavcısı mutlaka gidilecek yerler arasında. Not: kuru fasülye, tirit ve başka ev yemekleri de var. Ayrıca kredi kartı geçmiyor ve geçmeyecek(miş).
Adres: Uncular Cad. No: 22 Üsküdar-İstanbul.
9 Şimşek Karadeniz Pide Salonu- Beyoğlu
Buralar hep dutlukken, turistlerin sadece lokum yedikleri bir yer değilken Şimşek Pide Salonu vardı ve o yıllarda gökyüzü daha mavi, ağaçlar daha yeşildi. Yani Taksim’in en eski mekanlarından birisi olan Karadeniz Pide Salonu’nun menüsünde gerçek anlamda odun ateşinde pişmiş pide ve içecek dışında bir şey yok. Ama pide, belki de İstanbul’un en iyisi. Mekanı, önünde beliren uzun kuyruktan da tanıyabilirsiniz.
Adres: Taksim No:8 Taksim, Beyoğlu - İstanbul (Fransız Kültür Merkezi Karşısı)
10 Molla Aşkı Terası- Ayvansaray
Yemek üzerine çay için Molla Aşkı Terası. Fazlasıyla romantik ismini bir kenara bırakırsak tarihe yukarıdan bakma avantajı ve ince belli çay bardakları ile gerçekten iyi bir mekan. Çaylarının 40 farklı çayın karıştırılıp elekten geçirilmesiyle demlendiğini söylüyorlar ki tadına bakınca inanmamak için bir neden göremiyoruz.
Adres: Ayvansaray Mahallesi, Paşa Hamamı Cd. No:70, 34087 Fatih/İstanbul