Şubat ayının gelişini (ve neredeyse gidişini) hala algılayamamış olanlar el kaldırsın. Ben başlıyorum.
Mart 2020’den beri yaklaşık 11 aydır evlere kapalı olan bizler, zamanın göreceli oluşunu net bir şekilde anlamış bulunmaktayız. Her geçen günün bir öncekinden farklı olmadığı, zamanlarımızın neredeyse tamamını dört duvar arasında geçirdiğimiz aylar kısa vadede son bulacağa benzemiyor ne yazık ki. Lakin yavaş yavaş baharın gelişi ile birlikte, kültür sanat dünyası hareketlenmeye başladı denilebilir. Geride bıraktığımız 15 günde Fransa’da hükümetin izni olmadan açılan müzelerden tut, Berlin Film Festivali’nden gelen haberlere kadar uluslararası kültür-sanat kamuoyunu ilgilendiren olaylar yaşandı. "Pandemi başladıktan sonra etkinlik ajandaları ile ilgilenen mi kaldı?" diye soranları duyabiliyorum. Kalan sağlar bizimdir diyerek haber turumuza başlıyorum.
Bu yıl, salgın nedeni ile çevrimiçi olarak düzenlenecek 71. Berlin Film Festivali’nde ‘Altın Ayı’ için yarışıcak 15 film belirlendi. Festival, Covid-19 salgını nedeni ile önce 1- 5 Mart arasında sektör temsilcilerine, daha sonrasında 9- 20 Haziran’da seyircilere yönelik olarak iki bölüm halinde düzenlenecek. Altın Ayı ve Gümüş Ayı ödüllerinin kazananlarını belirleyecek olan jüri heyeti, daha önceki festivallerde Altın Ayı ödülünü kazanmış olan yönetmenlerden oluşuyor. Heyette Bosna Hersek’ten Jasmila Zbanic, Macaristan’dan Ildiko Enyedi, İran’dan Mohammad Rasoulof,İsrail’den Nadav Lapid, Romanya’dan Adina Pintilie ve İtalya’dan Gianfranco Rosi yer alıyor. Bu yıl Berlin Film Festivali’nde 59 ülkeden 166 filmin izleyiciyle buluşması planlanıyor.
Türkiye’den Berlin Film Festivali için seçilen tek film ise Ferit Karahan’nın yeni filmi "Okul Tıraşı" oldu. "Okul Tıraşı" filmi 20 uluslararası sinema eserinden oluşan özgün bir film seçkisinin izleyici ile buluştuğu Panorama bölümü için seçilmesinin yanı sıra, Panorama Seyirci Ödülü dahil olmak üzere farklı kategorilerdeki ödüller için de yarışacak. Panorama bölümünün koordinatörlüğünü üstlenen Michael Stütz'ün önderliğinde seçilen 20 film, uluslarası çağdaş sinemanın öncü, korkusuz ve olağandışı örneklerini yansıtmakta. "Okul Tıraşı" filmi ise “baskı ve disiplinin yoğun olduğu bir yatılı okulda hastalanan arkadaşını doktora götürmeye çalışan; fakat okulun bürokrasisini, idarenin vurdumduymazlığını ve zor coğrafi koşulları aşmak zorunda olan Yusuf'un hikâyesi.” Başrollerinde Ekin Koç, Mahir İpek, Cansu Fırıncı, Melih Selçuk ile birlikte çocuk oyuncu Samet Yıldız'ın olduğu filmin kadrosunda rol sahibi diğer çocuk oyuncular ise Van Bahçesaray bölgesinin yerel halkının arasından seçilmiş. Film; yönetmen Ferit Kahraman’ın kendi hayatından da izler taşımaktaymış. Filmin dünya dağıtımını ise İtalya merkezli Intramovies üstleniyor. Türkiye’de sinema salonlarında izlemek nasip olur mu? Göreceğiz.
Öte yandan jeopolitik konumumuzun güney batısına kaydığımızda, Fransa’da müzelerin açılması konusunun Kültür Bakanlığı ve bir belediye başkanı arasında küçük çaplı bir diplomatik krizin oluşmasına sebebiyet verdiğini görüyoruz. Fransa’da pandeminin başından beri ulusal müzeler hükümet kararı ile kapalıydı. Ülkenin güneyinde bulunan Perpignan şehrinin aşırı sağ görüşlü belediye başkanı, Louis Aliot, bu durumu beğenmemiş olacak ki şehirde bulunan Rigaud Müzesi, Pairal Evi, Puig Müzesi ve Ulusal Doğa Tarih Müzesi’ni açmaya karar verdi. 1 Şubat günü Kültür Bakanı Roselyne Bachelot, Covid-19 ile enfekte olan kişi sayısında bir düşüş olduğunda "müzeler ve anıtların yeniden açılacağını" duyurmuştu. "Mümkün olan en kısa sürede yeniden açılmak için hazırlanıyoruz.” diye sözlerine devam eden Bachelot, karşısında “kültür sanat aşkıyla yanıp tutuşan” aşırı sağ görüşlü Aliot’un bakanlıktan izni olmadan bahsi geçen dört müzeyi açmasını buldu. 9 Şubat itibariyle, Fransız kraliçeleri üzerine bir serginin yer aldığı Rigaud Müzesi, Perpignan ve Roussillon bölgesinin tarihine adanmış Pairal Evi, 45.000 madalya koleksiyonuna sahip Puig Müzesi ve doğa tarihi müzesi tekrar halka açık. Duruma cevaben bölge valisinin belediye başkanına dava açtığı bilinmekte. Ne diyebilirim ki? Fransızlar, yönetime karşı çıkma ve sanat aşkı. Denklemi çözme işini size bırakıyorum.
2020 yılının hayatımıza kattığı bir sürü yeni sözcük ve kavram olduğunu kabul ediyorum fakat belki de yılın en bağlam dışı yeni kavramı “monolit” oldu. İlk önce 18 Kasım 2020’de Amerika Birleşik Devletleri’nin Utah Eyaleti’nde bulunan bu yekpare metalden meydana geldiği anlaşılan teknolojik kitlenin sırrı halen çözülemedi. Utah’daki ilk görünüşünden sonra o zamandan beri, benzer yapılar dünya çapında Romanya, Kaliforniya, Pensilvanya, Hollanda'da ve şimdi de Türkiye’de ortaya çıktı. Şanlıurfa’da 12 bin yıllık geçmişiyle bilinen en eski tapınma yerlerinden biri olarak nitelendirilen Göbeklitepe yakınlarında bir tarlaya yerleştirilmiş olarak bulunan metal blokta Göktürk alfabesi ile "Ay'ı görmek istiyorsan gökyüzüne bak" yazdığı ifade edildi. Hali hazırda Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ekiplerinin blokta inceleme yaptığı ifade edilmiş durumda fakat bu konu üzerine yapılan başka bir açıklama bulunmamakta. Ülkemizin her saniye değişen “renkli” gündeminde yer edinememiş bir konu olan monolitler, Dünya kamuoyu tarafından dikkatle izlenmekte. Kimilerine göre insan yapımı ve belirli bir grup tarafından yerleştirildiği iddia edilen monolitlerin gizemi hala çözülemedi.
Kültür ve sanat dünyası için de bir hayli kurak geçen bu dönemde müze turlarının yerlerini online müzeler, yeni alanlara yönelebildiğimiz workshopların ve eğitimlerin yerlerini ise çevrimiçi olanları aldı. Kimine göre bir artı, kimine göre ise eksi olan bu durumun görünen net bir çıkarı var. Uluslararası kültür ve sanat dünyasına kolay yoldan -çoğu zaman ücretsiz- erişim. Dünyaca ünlü sergilerin, konserlerin prömiyerlerine dahi evlerimizden katılabildiğimiz bu yeni düzende, devam etmekte olan Şubat ayı içerisinde ücretsiz olarak katılabileceğin(iz) etkinlikleri, workshopları ve bir de prömiyeri listeledim. Meraklısına iyi eğlenceler!
- 16 Şubat 2021 — Metropolitan Sanat Müzesi — Dijital Prömiyer — Leila Josefowicz Metropolitan Sanat Müzesi’nde
Bu MetLiveArts Dijital Prömiyerinde, ünlü klasik kemancı Leila Josefowicz solo keman için iki büyük eser icra ediyor: Jackson Pollock ve Mark Rothko'nun başyapıtları arasında sahnelenen Bach’ın “Partita No. 2 in D Minor” ve Matthias Pintscher'ın Josefowicz için özel olarak yazdığı yeni bir çalışma Met'in 16. yüzyıl İspanyol avlusu Vélez Blanco Patio'da sergilenecek. Facebook veya YouTube'da izleyebilirsin. Not: Bu programın dili İngilizce’dir. Link için tıklayınız.
- 17 Şubat 2021- Metropolitan Sanat Müzesi- Sanal Okul Tatili Programı- Kente Creations
Siyahilerin Tarihi Ayını kutlama amacı ile oluşturulan bu sanal etkinlik odasında Batı Afrika'nın en çarpıcı dokumalarından biri olan ve ayrıntılı şerit desenleriyle ortaya çıkan kente kumaşı üzerinden 3 ila 11 yaş arası çocuklara tasarım etkinlikleri sunuluyor. Çocukların sanatçı Lesley Ware’in eğitimini verdiği bu geleneksel kumaş sanatının önemini keşfetmesi amaçlanan etkinlikte Met koleksiyonundaki örnekler üzerinden gidilerek onların kendi tasarımlarını yaratması isteniyor. Not: Bu programın dili İngilizce’dir. 3 ila 11 yaşında çocuklu aileler için önerilir. Link için tıklayınız.
- 18 Şubat 2021- Sakıp Sabancı Müzesi- Konuşma- Hattatların Pîri: Şeyh Hamdullah
“Ölümünün 500. Yılında Şeyh Hamdullah" sergisi kapsamında gerçekleştirilecek çevrimiçi konuşmada, Osmanlı hat sanatının yaşayan en önemli isimlerinden ve usta bir hattat olmanın yanı sıra sayısız araştırma, kitap ve konferansı bulunan Prof. Uğur Derman, hat sanatında Osmanlı ekolünün kurucusu kabul edilen Şeyh Hamdullah’ı (1429-1520) anlatacak. Konuşma Türkçe gerçekleştirilecektir. Link için tıklayınız.
- 18 Şubat 2021- The British Museum- Panel: Değişen bir iklime uyum sağlayabilir miyiz?
Gazeteci ve Nature'da eski İklim Değişikliği Editörü Dr Gabrielle Walker'ın başkanlık ettiği bu tartışma, insanlığın geçmişinden iklim adaptasyonunun hikayelerini ve gelecekte adaptasyonun önemini araştırıyor.
Panelistler arasında çevre muhabiri, yayıncı ve New Scientist'in eski çevrimiçi editörü, Gaia Vince, kutup ve paleoiklim uzmanı Profesör Eric Wolff FRS ve Alaska Yerlileri sitelerinin arkeoloğu Dr Rick Knecht yer alıyor. Not: Bu programın dili İngilizce’dir. Link için tıklayınız.
4 yorum
Çok bilgilendirici ve akıcıydı. Yazanın eline sağlık :)
Evlerde sıkıldığımız Bu günlerde tamda ihtiyaç duyulacak bilgiler içeren bir yazı emeğine sağlık harika olmuş
Akıcı bir dil, bşr solukta okudum. Teşekkürler.
Günümü neşelendiren bir yazı oldu. Bi haberden çok çok az habere terfi ettim bu aylığına. Çok teşekkürler elinize sağlık.